“Müslüman olmak
” ile ilgili verdiğimiz tepki İsrailoğullarının ineği kesmesi emredilince (67…71)
verdikleri tepkiyi yaşatıyor. Dönemin hassasiyetleri yüzünden “Nasıl’lar”, “Ama’lar”,
“maslahat’lar”la dini neredeyse silkeleyip atacak hale geldik. Hani neredeyse
başka bir yolu yok mu? Diyecek hale geldik. Çünkü bu durum ağırımıza gidiyor
yerine getirmekte zorlandığımız durumlar çıkıyor karşımıza.
Başımıza
gelenlerden çıkış yolu isterken çıkış yolunu da dar kafalılığımıza kurban eder
olduk. Sorunlardan kurtulmak isteğimiz çıkış yolunda yürümekte neredeyse yok. Sorundan
mı kurtulmak istiyorsun? Müslüman ol. Başkasına bakmadan sadece Müslüman gibi
yaşa. Allah deyince vicdanında yeşerene yönel. Basit olanı zorlaştırma
İsrailoğulları gibi.
Kaybedilmiş
olan izzeti yeniden elde etmek için talep edilen Müslümanlaşma/İslamlaşma neredeyse
Müslümanlıktan uzaklaşmamıza sebep olacak. Müslümanlığımızdan bahsederken Müslümanlığımıza
şahitlik edecek birkaç amel aradığımız şu dönemi görünce… Neredeyse
Başka yolu yok mu diyeceğiz. Hatta bazıları artık kendine yol bile buldular
da dinde oynamaya bile gidiyorlar.
O kadar
benzeştik ki İsrailoğullarıyla. Bu yüzden Kur’an’da en çok İsrailoğulları
anlatılır. Bu yüzden Kur’an bize geçmişin hikayesini anlatmaz geleceğin
programını çizer. Geçmişin karakterlerini anlatarak geleceğe dair bir “şahsiyet”
çıkarır karşımıza. Baktığımız kadar görür, gördüğümüz kadar o şahsiyete
yaklaşmaya çalışırız.
Allah
imanlarını zayi edenlerden etmesin!